Spanish - Conjugation - Hablar

Spanish - Conjugation - Hablar

Present (Geniş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hablo
I speak
konuşurum
hablas
you speak
konuşursun
él/ella/Ud.
habla
he/she/you speak
konuşur
nosotros/as
hablamos
we speak
konuşuruz
vosotros/as
habláis
you all speak
konuşursunuz
ellos/as/Uds.
hablan
they/you all speak
konuşurlar

Preterite (Geçmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hablé
I spoke
konuştum
hablaste
you spoke
konuştun
él/ella/Ud.
habló
he/she/you spoke
konuştu
nosotros/as
hablamos
we spoke
konuştuk
vosotros/as
hablasteis
you all spoke
konuştunuz
ellos/as/Uds.
hablaron
they/you all spoke
konuştular

Imperfect (Geçmiş Zamanın Hikayesi)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hablaba
I used to speak
konuşuyordum
hablabas
you used to speak
konuşuyordun
él/ella/Ud.
hablaba
he/she/you used to speak
konuşuyordu
nosotros/as
hablábamos
we used to speak
konuşuyorduk
vosotros/as
hablabais
you all used to speak
konuşuyordunuz
ellos/as/Uds.
hablaban
they/you all used to speak
konuşuyorlardı

Future (Gelecek Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hablaré
I will speak
konuşacağım
hablarás
you will speak
konuşacaksın
él/ella/Ud.
hablará
he/she/you will speak
konuşacak
nosotros/as
hablaremos
we will speak
konuşacağız
vosotros/as
hablaréis
you all will speak
konuşacaksınız
ellos/as/Uds.
hablarán
they/you all will speak
konuşacaklar

Conditional (Koşul Zamanı)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hablaría
I would speak
konuşurdum
hablarías
you would speak
konuşurdun
él/ella/Ud.
hablaría
he/she/you would speak
konuşurdu
nosotros/as
hablaríamos
we would speak
konuşurduk
vosotros/as
hablaríais
you all would speak
konuşurdunuz
ellos/as/Uds.
hablarían
they/you all would speak
konuşurlardı

Affirmative Imperative (Olumlu Emir Kipi)

Person
Spanish
English
Turkish
habla
speak
konuş
él/ella/Ud.
hable
speak (formal)
konuşun
nosotros/as
hablemos
let's speak
konuşalım
vosotros/as
hablad
speak (you all)
konuşun
ellos/as/Uds.
hablen
speak (they/you all)
konuşsunlar

Negative Imperative (Olumsuz Emir Kipi)

Person
Spanish
English
Turkish
no hables
don't speak
konuşma
él/ella/Ud.
no hable
don't speak (formal)
konuşmayın
nosotros/as
no hablemos
let's not speak
konuşmayalım
vosotros/as
no habléis
don't speak (you all)
konuşmayın
ellos/as/Uds.
no hablen
don't speak (they/you all)
konuşmasınlar

Present Subjunctive (Dilek Kipi Şimdiki Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hable
(that) I speak
konuşayım
hables
(that) you speak
konuşasın
él/ella/Ud.
hable
(that) he/she/you speak
konuşsun
nosotros/as
hablemos
(that) we speak
konuşalım
vosotros/as
habléis
(that) you all speak
konuşasınız
ellos/as/Uds.
hablen
(that) they/you all speak
konuşsunlar

Imperfect Subjunctive (Dilek Kipi Geçmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hablara
(that) I spoke
konuşsaydım
hablaras
(that) you spoke
konuşsaydın
él/ella/Ud.
hablara
(that) he/she/you spoke
konuşsaydı
nosotros/as
habláramos
(that) we spoke
konuşsaydık
vosotros/as
hablarais
(that) you all spoke
konuşsaydınız
ellos/as/Uds.
hablaran
(that) they/you all spoke
konuşsalardı

Present Perfect (Şimdiki Zamanın Hikayesi)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
he hablado
I have spoken
konuştum
has hablado
you have spoken
konuştun
él/ella/Ud.
ha hablado
he/she/you have spoken
konuştu
nosotros/as
hemos hablado
we have spoken
konuştuk
vosotros/as
habéis hablado
you all have spoken
konuştunuz
ellos/as/Uds.
han hablado
they/you all have spoken
konuştular

Pluperfect (Miçheşmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
había hablado
I had spoken
konuşmuştum
habías hablado
you had spoken
konuşmuştun
él/ella/Ud.
había hablado
he/she/you had spoken
konuşmuştu
nosotros/as
habíamos hablado
we had spoken
konuşmuştuk
vosotros/as
habíais hablado
you all had spoken
konuşmuştunuz
ellos/as/Uds.
habían hablado
they/you all had spoken
konuşmuşlardı

Preterite Perfect (Yakın Geçmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
he hablado
I have spoken
konuştum
has hablado
you have spoken
konuştun
él/ella/Ud.
ha hablado
he/she/you have spoken
konuştu
nosotros/as
hemos hablado
we have spoken
konuştuk
vosotros/as
habéis hablado
you all have spoken
konuştunuz
ellos/as/Uds.
han hablado
they/you all have spoken
konuştular

Present Progressive (Şimdiki Zamanın Hikayesi Süreklilik)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
estoy hablando
I am speaking
konuşuyorum
estás hablando
you are speaking
konuşuyorsun
él/ella/Ud.
está hablando
he/she/you are speaking
konuşuyor
nosotros/as
estamos hablando
we are speaking
konuşuyoruz
vosotros/as
estáis hablando
you all are speaking
konuşuyorsunuz
ellos/as/Uds.
están hablando
they/you all are speaking
konuşuyorlar

Imperfect Progressive (Geçmiş Zamanın Hikayesi Süreklilik)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
estaba hablando
I was speaking
konuşuyordum
estabas hablando
you were speaking
konuşuyordun
él/ella/Ud.
estaba hablando
he/she/you were speaking
konuşuyordu
nosotros/as
estábamos hablando
we were speaking
konuşuyorduk
vosotros/as
estabais hablando
you all were speaking
konuşuyordunuz
ellos/as/Uds.
estaban hablando
they/you all were speaking
konuşuyorlardı

Future Perfect (Gelecek Zamanın Hikayesi)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
habré hablado
I will have spoken
konuşmuş olacağım
habrás hablado
you will have spoken
konuşmuş olacaksın
él/ella/Ud.
habrá hablado
he/she/you will have spoken
konuşmuş olacak
nosotros/as
habremos hablado
we will have spoken
konuşmuş olacağız
vosotros/as
habréis hablado
you all will have spoken
konuşmuş olacaksınız
ellos/as/Uds.
habrán hablado
they/you all will have spoken
konuşmuş olacaklar

Conditional Perfect (Koşul Zamanının Hikayesi)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
habría hablado
I would have spoken
konuşmuş olurdum
habrías hablado
you would have spoken
konuşmuş olurdun
él/ella/Ud.
habría hablado
he/she/you would have spoken
konuşmuş olurdu
nosotros/as
habríamos hablado
we would have spoken
konuşmuş olurduk
vosotros/as
habríais hablado
you all would have spoken
konuşmuş olurdunuz
ellos/as/Uds.
habrían hablado
they/you all would have spoken
konuşmuş olurlardı

Present Perfect Subjunctive (Dilek Kipi Şimdiki Zamanın Hikayesi)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
haya hablado
(that) I have spoken
konuşmuş olayım
hayas hablado
(that) you have spoken
konuşmuş olasın
él/ella/Ud.
haya hablado
(that) he/she/you have spoken
konuşmuş olsun
nosotros/as
hayamos hablado
(that) we have spoken
konuşmuş olalım
vosotros/as
hayáis hablado
(that) you all have spoken
konuşmuş olasınız
ellos/as/Uds.
hayan hablado
(that) they/you all have spoken
konuşmuş olsunlar

Pluperfect Subjunctive (Dilek Kipi Miçheşmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hubiera hablado
(that) I had spoken
konuşmuş olsaydım
hubieras hablado
(that) you had spoken
konuşmuş olsaydın
él/ella/Ud.
hubiera hablado
(that) he/she/you had spoken
konuşmuş olsaydı
nosotros/as
hubiéramos hablado
(that) we had spoken
konuşmuş olsaydık
vosotros/as
hubierais hablado
(that) you all had spoken
konuşmuş olsaydınız
ellos/as/Uds.
hubieran hablado
(that) they/you all had spoken
konuşmuş olsalardı

Past Anterior (Eski Geçmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hube hablado
I had spoken
konuşmuştum
hubiste hablado
you had spoken
konuşmuştun
él/ella/Ud.
hubo hablado
he/she/you had spoken
konuşmuştu
nosotros/as
hubimos hablado
we had spoken
konuşmuştuk
vosotros/as
hubisteis hablado
you all had spoken
konuşmuştunuz
ellos/as/Uds.
hubieron hablado
they/you all had spoken
konuşmuşlardı

Conditional Progressive (Koşul Zamanı Süreklilik)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
estaría hablando
I would be speaking
konuşuyor olurdum
estarías hablando
you would be speaking
konuşuyor olurdun
él/ella/Ud.
estaría hablando
he/she/you would be speaking
konuşuyor olurdu
nosotros/as
estaríamos hablando
we would be speaking
konuşuyor olurduk
vosotros/as
estaríais hablando
you all would be speaking
konuşuyor olurdunuz
ellos/as/Uds.
estarían hablando
they/you all would be speaking
konuşuyor olurlardı

Future Progressive (Gelecek Zamanı Süreklilik)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
estaré hablando
I will be speaking
konuşuyor olacağım
estarás hablando
you will be speaking
konuşuyor olacaksın
él/ella/Ud.
estará hablando
he/she/you will be speaking
konuşuyor olacak
nosotros/as
estaremos hablando
we will be speaking
konuşuyor olacağız
vosotros/as
estaréis hablando
you all will be speaking
konuşuyor olacaksınız
ellos/as/Uds.
estarán hablando
they/you all will be speaking
konuşuyor olacaklar

Past Anterior Subjunctive (Dilek Kipi Eski Geçmiş Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
hubiera hablado
(that) I had spoken
konuşmuş olsaydım
hubieras hablado
(that) you had spoken
konuşmuş olsaydın
él/ella/Ud.
hubiera hablado
(that) he/she/you had spoken
konuşmuş olsaydı
nosotros/as
hubiéramos hablado
(that) we had spoken
konuşmuş olsaydık
vosotros/as
hubierais hablado
(that) you all had spoken
konuşmuş olsaydınız
ellos/as/Uds.
hubieran hablado
(that) they/you all had spoken
konuşmuş olsalardı

Near Future (Yakın Gelecek Zaman)

Person
Spanish
English
Turkish
yo
voy a hablar
I am going to speak
konuşacağım
vas a hablar
you are going to speak
konuşacaksın
él/ella/Ud.
va a hablar
he/she/you are going to speak
konuşacak
nosotros/as
vamos a hablar
we are going to speak
konuşacağız
vosotros/as
vais a hablar
you all are going to speak
konuşacaksınız
ellos/as/Uds.
van a hablar
they/you all are going to speak
konuşacaklar

Gerund (Ulaç)

Person
Spanish
English
Turkish
-
hablando
speaking
konuşarak

Participle (Ortaç)

Person
Spanish
English
Turkish
-
hablado
spoken
konuşmuş